Blog

Dünaydın Sevgilim – XIV

Sisler arasından parıldayan bir ışık alıyor gözlerimi
Alıyor ruhumu, alıyor benliğimi.

Sadece senden geriye kalanlar sığıyor avuçlarıma. Yüreğimden taşıp dökülenler avutuyor birilerini. Kimsenin sevilmediği ve sevilmeyeceği kadar sevilmen yüzünde bir tebessüm bırakıyor. Hissediyorum.

İnadına yaşlarını doldurmaya çalışıyor avuçlarıma günlerin hasreti. Senden geriye kalanları bir kenara bıraksam, ellerime dolsa o gözyaşları belki sen diye kıyamam damlatamam parmaklarımın arasından.

Hayallerimin duvarlarına itina ile dizdiğim resimlerin daha neşeli şimdi. Her gece yıldızları utandıran masallarım kulaklarında kaybolup gidiyor. Ne kimse duyuyor sesimi senden başka, ne de uyumaya yeri var başkalarının. Sen her yıkılışında “neden yıkıldım” diye kahrolurken ben “kaybolmadığına” şükrettiğim için ayaktayım belki. Biliyorsun, her yıkılışında bin parçaya bölündüm. Eğer parçalarımı toplamasaydı tek bir gülüşün en ufak sillenle yerin dibinden severdim seni.

Dilimin ucunda çok şey vardı söyleyemediğim. Elde avuçta kalan tek şey senin özlemin. Neler dilemiştim hayattan senin dışında? Bak sırtımda bir dolu hayalle geldim kapına üst üste istifle hepsini en derin dolabına.
Şimdi içimde senden bağımsız yaşayan bir çocuğa öğütlüyorum seni. Hani ağaç yaş iken eğilirmiş ya, dimdik sevsin seni istiyorum. Alnının akıyla.

Ben seni aramak için gökyüzüne baksam da
Sen yine de sarıl kollarıma.

Parmağını dudağına götürüp topladığın ekmek parçacıkları kadar yakınındayım
Kuruyunca parmağın dökülüyorum ayaklarının dibine
Ve
Ezip geçince sen
Ben Allah’a yalvarıyorum.

Vakit yüzüne kapanıp
Mutluluktan ağlamanın vaktidir
Bu aşk
Bu cümleler
Yepyeni bir hayatın
İlk cilveleridir.

” Böbbürleyinceelimisıkkihuphurukalsınhayallerimiz “

mirfanK’10
[Dünaydın Sevgilim – Ondördünde]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir